T4 Güngören – Maksempınar
Güngören - Maksempınar arasında eski orman içi patikaların kullanıldığı Trans Mysia 4 etabı 6,5 km uzunluğunda. İşaretlenmiş birkaç yer dışında parkur oldukça belirgin. Dağlık bölgedeki diğer yerleşimlere nazaran Güngören; büyük, kalabalık ve oldukça hareketli bir mahalle.
Parkura, Güngören’den Kayapa’ya inen asfalt başından giriliyor. Meydandaki caminin yanından yürümeye başladığınızda sokak arasından ilerleyen yol, yaklaşık 700 m sonra parkur başındaki yön levhasının yanına çıkıyor. Bahçeler ve tarlalar arasından geçen toprak yol yaklaşık 2 km sonra yaşlı ikiz çınarların yanına ulaşıyor. Çeşme ve geniş bir alanı gölgeleyen yaşlı çınarların bulunduğu alan mola vermek için ideal.
Parkurun girişten itibaren 1,7 kilometrelik, bölümü 700 metreden 530 metreye kadar alçalıyor. Alkaya Dere’yi geçtikten sonra Çınarlık Sırtı’na doğru yükselmeye başlayan parkur, Kuyuyeri mevkiine doğru geniş bir yay çiziyor ve kuzeye yöneliyor. Parkurun geçtiği bu bölgede çok sayıda mermer ocağı işletiliyor. Ayrıca bölgeye 2020 yılından itibaren de rüzgârgülleri kurulmaya başlandı. Kirazlı Dere mevkiine ilerleyen patika, vadi içinden yeniden yükseliyor. Bahçelere ulaşan yollar ve patikalar ile çalı formundaki sık ve yoğun bitki örtüsü nedeniyle yürüyüş sırasında işaretlere dikkat etmek gerekiyor.
Maksempınar’a doğru Göktaş Sırtı’ndan inen parkur, Uluabat Gölü ve uzakta Marmara Denizi manzarasına hâkim bir bölgede rüzgârgülünün altından geçiyor ve çayırdan aşağı inerek orman içerisinden dere yatağına ulaşıyor. Burada sizleri iki yamacı meşe ve çam ormanları ile çevrili eski bir maden yatağının üzerinde oluşan küçük bir gölet karşılıyor. Orman yolundan devam ederek gölet seti üzerinden karşıya geçip, toprak yolu takip ederek devam edin.
Yer yer kayalık ve sık meşelik arazi, uzun yıllar Orhaneli köylerinden Akçalar ve Hasanağa’ya ulaşım amacıyla kullanılmış. Zaman zaman çam ormanları arasından geçen belirgin patika, Bayırbaşı Sokak üzerinden Maksempınar meydanına bağlanıyor.